1990’larda ülkeyi vuran iç savaş sırasında Kuzey ve Güney Kore büyükelçilik personelinin Somali’ye kaçışını anlatıyor. 1991 yılında Somali’nin başkenti ve en kalabalık şehri Mogadişu, iç savaşla parçalandı. Hem Kuzey hem de Güney Kore Büyükelçiği’nin personelleri, Mogadişu’dan kaçabilmek için zorlu bir mücadeleye girişir.
Genç Kim Chang-Soo (Cho Jin-Woong), İmparatoriçe Myeongseong’un suikastına bulaşmış Japon bir kişiyi öldürmekle suçlanarak hapse atılır. Hapishanede, Kim Chang-Soo Korelilere nasıl zulmedildiğini görür ve Kore’nin bağımsızlığı için savaşan bir savaşçı haline gelir.
Gwanghaegun’un tahttan indirilmesinden sonra, ülkenin en iyi kılıç ustası Tae Yool (Jang Hyuk) ortadan kaybolur. Joseon, Qing ve Ming Hanedanlığı arasındaki çatışma nedeniyle kaos içine düşer. Gurutai (Joe Taslim), Qing imparatorluk ailesinin bir üyesidir. Joseon’dan mantıksız taleplerde bulunur. Tae Yool’un kızı Tae Ok (Kim Hyun-Soo), Gurutai’nin adamları tarafından alı konur. Tae Yool, kızını kurtarmak için tekrar kılıcını eline almak zorunda kalacaktır…
Varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Jo Tae-Oh (Jeong-min Hwang), babasından sonra onun koltuğunu alarak başarılı bir yönetici olmak zorundadır. Ancak genç adam, bu hayattan çok sıkılmış ve tehlikeli hırsların esiri olmuştur. Çok geçmeden bir suç çetesi kuran Jo, dedektif Seo Do-cheolun dikkatini çeker. Dedektif, Joyu yakalamayı kafaya koymuştur.
Mi-Young geleneksel bir pazarda ekmek çubukları satılan bir dükkanda çalışmaktadır. Kocası Seok-Hwan bilgisayar tamircisi olarak çalışmaktadır ve bir gün Hawaii’ye ücretsiz bir aile tatili kazanır. Mi-Young, Seok-Hwan ve kızı Hawaii uçağına bindiklerinde işler beklenildiği gibi gitmez ve uçakta rehin alınan yolcuları kurtarmaları gerekmektedir.
Hasta annesine bakan bir restoran sahibi, gittiği bir saunada dolabın içinde bir çanta dolusu nakit para bulur. Bir gümrük memurunun kız arkadaşı ise tefeciden aldığı borç parayla ortadan kaybolunca, başı belaya girer.
Film, Qing Hanedanlığı tarafından rehin olarak tutulan Joseon Hanedanlığının Prensi Lee Cheong’un etrafında dönmektedir. Prens Lee Cheong kumar oynamayı, kadınlarla içki içmeyi sevmektedir. Ancak, bütün bunlara rağmen iyi bir kılıç ustasıdır. Qing Hanedanlığında 10 yıl kaldıktan sonra ülkesine geri dönen Prens Lee Cheong çok geçmeden kendini sadece geceleri ortaya çıkan zombilerle yüz yüze bulur.
Kızını çok seven zihinsel özürlü bir baba, yanlışlıkla bir suçla suçlanır ve cezaevine gönderilir. Daha sonra hukuk fakültesi öğrencisi olan kızı Ye-Sung babasını kurtarmak için çalışır. 1997 ; Yong-Goo kızı Ye-Seung ile zeka özürlü olmasına ragmen mutlu mesut yaşarlar. Onlar hergün bir dükkana uğrayıp kızına sarı Sailor Moon sırt çantası alacağına dair söz veriyor. Bir gün, son sarı Sailor Moon sırt çantasının satılmakta olduğunu farkederler. Yong-Goo satışı engellemek için magaza içine gider, ama çantayı satın alan babanın tokat atmasıyla olay biter.Ertesi gün çalıştığı otaparkta sarı Sailor Moon sırt çantası almış bir kız görür. Kız çantanın satıldığı bir magazayı bildiğini söyler. Yong-Goo kızı geleneksel açık pazara kadar takip eder. Kısa bir süre sonra kız bilinçsizce yere yığılır ve Yong-Goo kıza CPR yapmaya çalışır. Yanlarından geçen bir kadın polis çağırır. Yong-Goo Çocuk kaçırmak ve cinayetle suçlanır.